11.07.2010

Cruyff'un Final Günlüğü


Çok sevmem alıntı yapmayı ama bazen o kadar çok hoşuma giden şeyler görüyorum ki paylaşmaktan alıkoyamıyorum. Bencillik de var aslında, dönüp bakma gereğini duyacağım güzel yazılardan. Okay Karacan'ın kaleminden...

Cruyf'un final günlüğü

Muhtemelen;

11 Temmuz sabahı çok erken kalkacak yatağından.. Hayatının en uzun gününe başlamadan otel odasındaki penceresinden uzun uzun izleyecek şehri.. Üzerindeki lacivert-turuncu pijama, bir günlük sakalı dikkatini çekecek camda yansıyan belli belirsiz görüntüsünde.. İlk kez üşenmeyecek güne başlamak için.. Buz gibi bir bardak yeşil çayla giderecek susuzluğunu önce, Güney Afrika'yı terk eden yaz güneşinin sıcağını, şakacı sonbahar rüzgârlarının uğultusunu ve çılgın okyanus dalgalarının hırçınlığını düşünecek.

1974 yazında Münih'te olmayı isteyecek, final maçına kalktıkları sabahın sıcağını.. 1978'in tüm mevsimlerindeki uğultuları duyacak, gözlerini kısarak bakacak ufuk çizgisine "O Arjantin'e gitseydi, şampiyon olurduk." suçlamalarına ve üretilen teorilerin yanlışlığına cevap verecek kafasını sallayarak.. Çılgınca bir korkuydu benimkisi diyecek içinden, bugün olsa hırçınlık yapmazdım..

Ne Arjantin'deki cuntayı protesto ettiğim için, ne de ticari anlaşmalar yüzünden bu kararı aldım. Barcelona'da ben ve ailem canilerin saldırısına uğramıştık. Bizi güpe gündüz evimizde bağlayıp, kafamıza silah dayadılar, çocuklarımızın önünde taciz edildik. Oysa, hayata bakış açım birdenbire değişmişti, diye açıklamaya çalışacak bir kez daha ayna karşısında 1978 mahcubiyetini..

Bugün bile benzer olaylara rastlamanın mümkün olduğu Güney Afrika ile bağlantı kuracak kafasında ve hemen silecek bu bahsi 11 Temmuz günlüğünden.. 1974'te elinden kaçan, 78'de elinden gelmeyene yaklaştığını hissedecek.. Hatta artık onu kazandığına emin olacak.. Hollanda ya da İspanya fark etmeyecek artık.. Özenle seçtiği kıyafetleriyle lobiye inerken, 17 yaşında ilk kez çıktığı Ajax Stadı'ndaki heyecanını duyacak..

Total futbol'u inşa eden adamı, Rinus Michels'i görecek gün boyu gözleri baktığı her ayrıntıda.. Ajax zaferlerini anlatacak dış ses ona, ne garip diyecek içinden yine..

Bu takımda Ajax'ın adı yok, ruhundan üflenmiş beri yandan deyip, tebessüm edecek.. Nou Camp'a götürdüğü "total futbol" rüzgârına benzetecek öğle yürüyüşünde yüzünde hissettiği sonbahar yelini...

Real Madrid'i deviren adam bendim diyebilecek çekinmeden, sonraki zamanlarda Madrid'i felsefemizle kovalamıştık. İşte 2010 ve yine bizim sınıf iş başında diye demeç verecek fısıldanarak.. Akşama doğru karşılaştığı bir Afrikalı çocuğun gözlerindeki 'total futbol nedir?' sorusunu okuyacak.

Nasıl anlatsam ki ? Bak Puyol Almanya'ya gol atarken, yanında topa yükselen kimdi?

Pique... Evet bildin delikanlı..

Bizim stoperler, forvet rolünü üstlenmişlerdi. Gerektiğinde sağ bek mevkiini, gerektiğinde orta sahanın ortasını kullanır bu adamlar, Xavi'yi düşün ya da bak Pedro'ya sağ, sol, orta, her yerde taşıyorlar Jabulani'yi ayaklarında..

Çakılıp kalmıyorlar bir yerde değil mi?

Afrikalının parlayan gözleri Şampiyon Kulüpler Kupası zaferine imza attıkları gün İspanya sokaklarındaki milyonlarcasından farksız parlayacak Cruyf'u dinlerken.. FIFA'nın final kokteylinde tüm gözlerin gizli gizli ona çevrili olduğunu hissedecek. 39 yaşında bile şampiyon olabildiğini anlatmak isteyecek ama mütevazı kalmayı tercih edip, bu gece çok mutluyumla yetinecek.. Robben ile Pedro'nun; Sneijder ile İniesta'nın bir farkı olmayacak onun için.. Hem İspanyol olacak, hem Hollandalı kalacak o gece..

Kim kazanırsa kazansın sevinecek.. Kaybedene üzülmeyecek tek adam olacağını bilerek oturacak tribündeki koltuğuna.. Rinus Michels ile doğan Cruyf'la inşa edilen felsefenin kol kola girip kazandığı zafer olacak o finalin adı sadece.. Kupa nereye giderse o da oraya gidecek.. Muhtemelen...

Hiç kimsenin bozamayacağı içindeki huzuru tanımlayabilecek cümleleri kurup bir ayna karşısında prova yapacak dakikalarca..

Son birkaç günde aldığı telefonlar, kendisinden talep edilen onlarca röportaj isteği, iyi dilekler ve temennileri aklından geçirecek tıraş olurken..

Okay Karacan

Hiç yorum yok: