21.04.2010
Bayern Munich 1 - Lyon 0
Dünkü maçı izleyememin üzüntüsü ile televizyonun karşısına geçtim. Favorim bayerndi tabiki, bunda hem oyuncu yapısı hem de Van Gaal faktörü rol oynuyor tabi. Hiddink ile birlikte futbol profudur van gaal bana göre, tam bir taktik dehası. Neyse maça gelelim, bayern çok iyi başladı maça, sağlı sollu ataklar yapıyordu ama tam bir guiza sendromu yaşanıyordu, bu kadar da beceriksizliğe pes dedirtiyordu ileri uçtaki oyuncular. Ribery nedense bana pek keyifli gelmiyor, sanki trübüne oynuyor gibi geliyor, sevimsiz geliyor. Öte yandan Robben'i izlemek epey keyifli, real'liler izleyince dizlerini dövmüşlerdir herhalde. "Al da at"lık paslar atıyordu ama gol gelmiyordu bir türlü, maç başladığı gibi bitecek robben e yazık olacak herhalde diye düşünüyorken, uzaktan kendi kaleye denedi ve golünü attı. Gol sevincinde müller di herhalde, kafasını işaret ederek "ben kafa vurdum" demesi ise ayrı bir komikti, robben de "he, sen vurdun" demiştir. Maçın sonlarına doğru artık ayakta kalamayacak haldeydi, epey yorulmuştu robben. Van Gaal kendisini Hamit le değiştirince anlamsız bir trip yaptı nedense, sevimsizce.
Sonuç olarak 1-0 çok iyi bir skor, gol yemeden temiz bir galibiyet skoru, bayern tur kapısını yarıladı böylece. Artık finalde usta-çırak maçı mı olacak göreceğiz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Vay babam, biz yokken blog almış başını gitmiş. Bruskvilla boş durmuyor demek ki :)
Maça dönersek aynı stildeki iki oyuncudan bence açık bir şekilde
Robben>Ribery.
Zaten Robben'i sadece Holandalı çetesini kırmak için yolladı Real Madrid. Yoksa geçen yıl takımın esas oğlanıydı açık ara. Ha şimdi dizlerini dövüyorlardır orası kesin. Yine Madrid'in yolladığı Sneijder de Inter'de döktürüyor bu arada.
Yorum Gönder