19.01.2014

Black Books


British dizilerinden devam ediyoruz. Tadında bırakılan bir dizi daha. Bu adamların en çok hoşuma giden şeyi tadında bırakmaları. Koca koca kitapların yerini cep kitapçıklarına, destan gibi yazıların yerini 140 karaktere bıraktığı bu devirde aradığımız tam olarak böyle bir şey olmuyor mu?! Her sezonunda sadece 24 dakikalık 6 bölüm ve sadece 3 sezon. Brilliant!

Umursamazların şahı ve bana göre komedi dizilerin en bomba karakterlerinden Bernard, saf ve biraz çatlak kafalı Manny ile çılgın çatlak Fran karakterlerinin, pislik ve dağınıklık içerisinde olan Black kitapevinde geçen bohem hayatlarının konu edildiği absürt komedinin adıdır black books. Komedinin ve absürdlüğün dozajını çok iyi ayarlamışlar ve muhteşem olmuş. Dizideki Bernard karakteri hayran olunası bir karakter. Bir elinde sigarası ötekinde bitmeyen şarabı ile dünya yansa umurunda olmayacak bir bohemlikte. Herif bu gerçeğin farkında: ”Bu da hayat! Köle gibi çalışıp, acılar içinde eskiyoruz. İşte hayat bu” ve tam da benim kafada. Bu arada yasal bir uyarı; bu diziyi izledikten sigara ve şaraba başlayabilirsiniz. Manny.. hem saf hem çatlak. Herif tavuğa çatal üzerinde striptiz yaptırarak derisini yavaş yavaş soyacak kadar çatlak :D Fran ise bu iki herifle birlikte üçgeni tamamlayan çatlak kadın karakter.

Bir alt postta dediğim gibi bir oturuşta bitirilebilecek bu diziyi de kesinlikle uzun zamana yayarak izlemelisiniz. Zira kıyamayacaksınız hemen bitirmek istemeyeceksiniz ve zaten öyle tam olarak tadını da alamazsınız. Ben de uzun süredir beklettiğim son bölümünü bugün bitirdim.

Diziden güzel bir diyalogla postu bitirelim:

Müşteri: Sanırım, sigaranızın dumanından ben de neredeyse sizin kadar içmiş oluyorum.
Bernard: Takma kafana, sen de bir ara bana bir içki ısmarlarsın.

Hiç yorum yok: