26.02.2012

Into the Wild


Hikaye güzel, yaşanmış olaylar zaten hep etkileyici olur. İşin felsefesi düşünmeye değer, güzel bir konu. Yalnız filmi çekerken, yapaylıktan klişelerden kurtaramayarak vasat bir film ortaya çıkarmışlar. imdb'de yüksek bir skor almasının nedeni de sanırım konusu.
Sorunlu bir ailede büyüyen maceracı bir gencin, kimliğini, okulunu,parasını,arabasını herşeyini geride bırakarak kendisini dağa taşa vurması, kendi kendini ve hayatı keşfetme sürecini içeriyor. Kitabı da varmış, film yerine kitabı okumak çok daha iyi bir alternatif olur diye düşünüyorum. Film notum 7.

25.02.2012

Once Upon a Time in America



Bu uzun kış gecelerinde yalnız izlenmesi gereken bir klasik. Çok uzun sürüyor ama hikayesini düşününce bu süre normal geliyor ve neden tek film yapılmış, neden godfather gibi seri yapılmamış diye sormadan da edemedim. Elbette Godfather'dan farklı bir kurgusu var ama yine de bu kadar uzun bir film en azından iki part şeklinde olabilirdi ki film hakkında internetten biraz bakınca filmin kısaltılarak sunulduğunu öğrendim. Kısaltılmamış versiyonu kim bilir nasıldır artık.




Temelinde mafya ve arkadaşlık ilişkisi olan, bir parça da aşk hikayesini barındıran, 3 saat 40 dakika süren ama bu uzun süreye kesinlikle değdiğine inandığım izlenmesi gereken bir film Once Upon a Time in America. Başrolünde Robert De Niro'nun olduğu 1984 yapımı bir film. Film bitince sanki birden fazla film izlemiş gibi hissettim açıkçası. Filmde doğrusal bir zaman akışı yok, zamanda geçişler var sürekli ama bu geçişler o kadar ustaca yapılmış ki bir de o zamanlar için yeni bir şey olduğunu düşünürsek takdir etmemek elde değil. Ayrıca soundtrack'ler harika gerçekten ve film ile müthiş uyumlu olmuş.



Filmde kadınların yerin dibine sokulması mafyari filmlerin karakteristiğinden midir nedir bilmiyorum ama biraz abartmışlar. Hele tecavüz sahnesi çok fena.



Akılda kalan çok fazla sahnesi var, "ayağım kaydı düştüm" repliği unutulacak gibi değil, bununla birlikte pasta ve kız arasında ikilemde kalan çocuğun sahnesi de güzel bir ayrıntı. Ayrıca genç Deborah'ın güzelliğini de belirtmek gerekiyor. Hayalimin yansıması gibi oldu :) Son olarak film notum :8

11.02.2012

Friends



1994-2004 yılları arasında yayınlanmış 10 sezon sürmüş bir komedi dizisi. İlk sezonu biraz da 90'lı yıllara doğru nostaljik bir yolculuk olsun diye izledim, o döneme özgü giyim olan pantolon altında kazak, bilgisayarsız, internetsiz, cep telefonların olmadığı bir hayatın nasıl olduğu vs. çocukluğuma bir yolculuk oldu bir nevi. Tabi komedi olarak oldukça iyi ilk sezonları. Hatta bazı bölümlerde gülmekten yaş aktı gözlerimden. İlk 4 sezonu gayet güzel geçiyor. Ondan sonrası ise sıkıcı olmaktan öteye gitmiyor. Karakterlerin evliliği vs. diziyi resmen öldürüyor. Sonrasını niye izledim ben de anlam veremiyorum şimdi. Herhalde bu 10 yıllık süreçte değişen gelişen dünyayı bir dizide görebilmek için izledim. İlk 4 sezondan sonra o kadar sıkıcı aptalca şeyler yapılıyor ki izlerken Allah belanızı versin dediğin oluyor bazı sahnelerde. Dizinin özellikle bazı sahnelerde feminen bir bakış açısıyla ele alınıp erkekleri aptal durumuna düşürmesinde tutun, en ciddi gülünmeyecek meseleler üstüne espri yapma anlayışına kadar( Ross'un İngiliz sevgilisini evliliklerinde ailesi ve arkadaşları gözleri önünde yerin dibine sokuşu aklıma gelen sadece bir örnek ) dibe vuruyorlar. Dizi boyunca çizgisini koruyan ve iyi denebilecek bir karakter Phoebe ve diğeri de naif aptal rolünü oynayan Joey denebilir. En uyuz mal aptal sıkıcı karakter ise açık ara Monica diyebilirim.

Edit:Diziye biraz haksızlık yapmışım gibi hissettim. İlk sezonları kadar olamasa da sonraki sezonların da ortalamanın üstünde olduğunu söylemeliyim. Yazıyı son sezonu izlemeden ve sıkıcı bir episode'dan sonra yazdım onun etkisi olmalı.